© Teknik Elektrik 2017-2024

Yenilenebilir Enerji Genel Müdür V. Sayın Erdal Çalıkoğlu ile Enerji ve Enerji Verimliliği İle İlgili Söyleşi

Sayın Erdal Çalıkoğlu bize kısaca Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğünü anlatabilir misiniz? Ne zaman kuruldu ve amacı nedir? Yenileneblir Enerji Genel Müdürlüğü, 11/10/2011 tarihli ve 662 sayılı “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname”nin (KHK) ile 2 Kasım 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla kurulmuştur.

Sayın Erdal Çalıkoğlu bize kısaca Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğünü anlatabilir misiniz? Ne zaman kuruldu ve amacı nedir?
Yenileneblir Enerji Genel Müdürlüğü, 11/10/2011 tarihli ve 662 sayılı “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname”nin (KHK) ile 2 Kasım 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla kurulmuştur. Söz konusu KHK ile 19/2/1985 tarihli ve 3154 sayılı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’a eklenen 10/B maddesi ile bakanlığın ana hizmet birimi olarak kurulmuştur.  

Aslında, Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğü (EİE) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının ana hizmet birimi olarak, Yenileneblir Enerji Genel Müdürlüğü adı altında yeniden yapılandırılmıştır. Yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, enerji bilgi ve teknolojileri ve proje konularında çalışan birimlerden teşekkül olup, Şubat 2012 ayı itibarıyla, 218’i memur ve 122’si işçi olmak üzere toplam 340 personeli bulunmaktadır.

Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü, EİE tarafından enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji alanlarında yerine getirilen görev ve hizmetlerin yanısıra enerji bilgi ve teknolojileri yönetimi konusunda da çalışmalar yürütmektedir.  Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilen görev ve hizmetler;

(1) Ülkenin hidrolik, rüzgâr, jeotermal, güneş, biyokütle ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları öncelikli olmak üzere tüm enerji kaynaklarının tespiti ve değerlendirilmesine yönelik ölçümler yapmak, fizibilite ve örnek uygulama projeleri hazırlamak; araştırma kurumları, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yaparak pilot sistemler geliştirmek, tanıtım ve danışmanlık faaliyetleri yürütmek.

(2) Sanayide ve binalarda enerjinin verimli kullanımı ile ilgili olarak farkındalık oluşturmak ve bu amaçla çalışmalar yürütmek.

(3) Enerji Verimliliği Koordinasyon Kurulu tarafından onaylanan enerji verimliliği uygulama projelerini ve araştırma ve geliştirme projelerini izlemek ve denetlemek.

(4) Yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği alanlarındaki çalışmaları ve gelişmeleri izlemek ve değerlendirmek, ülkenin ihtiyaç ve şartlarına uygun olarak araştırma ve geliştirme hedef ve önceliklerini belirlemek, bu doğrultuda araştırma ve geliştirme çalışmaları yapmak, yaptırmak, çalışma sonuçlarını ekonomik analizleri ile birlikte kamuoyuna sunmak.

(5) Yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesine ve enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik projeksiyonlar ve öneriler geliştirmek.

(6) 19/2/1985 tarihli ve 3154 sayılı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi, 18/4/2007 tarihli ve 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ve alt düzenlemelerinde ve diğer ilgili mevzuatta enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji konuları ile ilgili olarak Bakanlığa atfedilen görev ve hizmetler ile 19/2/1985 tarihli ve 3154 sayılı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 10/B maddesinde Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğüne atfedilen görevlerin açıklanması bağlamında, Bakanlıkça verilen aşağıdaki görevleri yapmak;

a) Ülkemizin yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesine yönelik olarak; enerji kaynakları ile ilgili ekonomik olabilecek potansiyelleri belirlemek, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik üretim tesislerindeki yenilenebilir enerji kullanımına ilişkin gelecek tahminleri üretmek, master plan, fizibilite ve örnek uygulama projeleri hazırlamak, pilot sistemler geliştirmek ve bunları kamu yararına işletmek, tanıtım faaliyetleri yürütmek, ülkemizin yenilenebilir enerji kullanımı ile ilgili durumunu değerlendirmek, mevzuat taslakları hazırlamak, kamu kuruluşlarına ve yerel yönetimlere danışmanlık hizmetleri sunmak.

b) Enerji kaynaklarının ve enerjinin üretiminden tüketimine her safhasında ülke yararına, etkin ve verimli kullanımı ile ilgili çalışmalar yapmak; ulusal ve sektörel bazda enerji tasarruf potansiyellerini belirlemek, verimlilik artırıcı projeleri desteklemek ve gönüllü anlaşmalar yapmak; enerji yönetimi ile birlikte enerji Etütü ve verimlilik artırıcı proje hazırlama konularında eğitim ve sertifikalandırma hizmeti vermek; üniversiteleri, meslek odalarını ve tüzel kişileri aynı hizmetleri verebilmeleri için yetkilendirmek; kamu kuruluşlarında, yerel yönetimlerde, sanayi ve hizmet sektörlerinde enerji etütleri yapmak veya yaptırmak; enerji verimliliğini artırıcı örnek projeler tasarlamak ve pilot uygulamalar yapmak; ülkemizin enerji verimliliği ile ilgili durumunu değerlendirmek, mevzuat taslakları hazırlamak, kamu kuruluşlarına ve yerel yönetimlere danışmanlık hizmetleri sunmak.

c) Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynakları alanlarında; performans göstergeleri, gelecek öngörüleri, entegre kaynak planlamaları, standartlar ve ürün performans testleri ile ilgili çalışmalar yapmak; ülkedeki ve dünyadaki teknolojik gelişmeleri izlemek ve değerlendirmek, ülkenin ihtiyaç ve şartlarına uygun olarak araştırma ve geliştirme hedef ve önceliklerini belirlemek, bu doğrultuda araştırma ve geliştirme çalışmaları yapmak, yaptırmak, çalışma sonuçlarını ekonomik analizleri ile birlikte kamuoyuna sunmak, Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelik ile belirlenen usûl ve esaslar çerçevesinde araştırma ve geliştirme projelerini desteklemek; ulusal enerji envanterini oluşturmak ve güncel tutmak; enerji sektöründeki nitelikli insan gücü istihdamına kısa süreli kurslar ile katkıda bulunmak; bu çalışmaları yürütmek üzere enerji bilgi ve teknolojileri merkezi kurmak ve işletmek.

ç) Toplum genelinde enerjinin ve enerji kaynaklarının kullanımı ile ilgili bilgi ve bilincin geliştirilmesi, yeni enerji teknolojilerinden yararlanılması, bunların yaygınlaştırılması ve faydalarının topluma gösterilmesi amacıyla faaliyetlerde bulunmak; kamuoyunu bilgilendirmek ve bilinçlendirmek.

d) Enerji verimliliği ile ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, özel sektör ve sivil toplum örgütleri arasında etkili ve verimli işbirliğinin geliştirilmesi yönünde koordinasyonu sağlamak.

e) Diğer ülkelerdeki benzer ulusal ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmak, gerektiğinde bunlara üye olmak ve çalışmalarına katılmak, bilgi alışverişinde bulunmak.

f) 20/2/2001 tarihli ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve bu Kanuna istinaden çıkarılmış olan Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğine göre rüzgâr ve güneş enerjisine dayalı lisans almak maksadı ile yapılan başvurulara ilişkin Bakanlık tarafından yürürlüğe konulan yönetmelik çerçevesinde görüş oluşturmak.

g) Enerji verimliliği ile ilgili politika ve stratejiler geliştirmek, geliştirilen strateji ve politikaların uygulanması ve koordinasyonu için gerekli her türlü çalışmaları yürütmek veya koordine etmek.

ğ) Enerji tüketim noktalarında çevreyi ilgilendiren zararlı atık ve emisyonların gelişimini izlemek, değerlendirmek, projeksiyonlar üretmek, önlem önerileri hazırlamak ve karbon yakalama, depolama ve ticareti  ile ilgili dünyadaki çalışmaları, izlemek ve ülkemizde bu konuda çalışmalar yapmak.
 
h) Mülga EİE’nin Eskişehir Yolu 7 km Ankara adresindeki kampüs alanında yer alan arazi ile idare ve hizmet binaların, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı No 27 Kızılay, Ankara adresinde bulunan binanın, Kırım Caddesi No 58 Emek, Ankara adresindeki lojmanların ve Didim Rüzgar ve Güneş Enerjisi Araştırma Merkezi’nin işletilmesi, bakımı, onarımı, idamesi ve geliştirilmesi konularında çalışmalar yapmak.
 
ı) 18/4/2007 tarihli ve 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile 10/5/2005 tarihli ve 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun kapsamında kontrol faaliyetleri yürütmek, denetimler yapmak, faaliyet alanları ile ilgili konularda bakanlık tarafından uygulanması gerekli idari yaptırımları uygulamak,

(7) Kanunlarla ve Bakan tarafından verilen diğer görevleri yapmaktır.

Bildiğimiz kadarıyla Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü Türkiye’nin en eski ve köklü kurumlarından olan Elektrik İşleri Etüt İdaresi’nin yerine kuruldu. MTA ve Etibank gibi Türkiye’nin en köklü kurumlarından biri olan Elektrik İşleri Etüt İdaresi ne amaçla iptal edilerek yerini Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğüne bıraktı?
1935 yılında kurulan ve aynı kanunla faaliyetlerini sürdüren Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğünün görevleri 2007 yılında yürürlüğe giren 18/4/2007 tarihli ve 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile güncellenmişti. Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğü 10/5/2010 tarihli ve 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun ve 18/4/2007 tarihli ve 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu kapsamında yüklendiği görevlerini başarıyla yürütebilmesi yönünde faaliyetlerini, 2003 yılında ortaya koyduğu vizyon çerçevesinde; yenilenebilir enerji kaynaklarına, enerji verimliliğine ve enerji bilgi ve teknolojilerine odaklamıştı. Ancak, faaliyetlerindeki etkinliğin, verimin ve esnekliğin artırılması bakımından Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğünün yeniden yapılandırılarak uygun bir statüye kavuşturulması zaruri hale gelmişti.  

Bu çerçevede, 14/6/1935 tarihli ve ve 2819 sayılı Kanun ile kurulmuş olan Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğünün yenilenebilir enerji kaynakları, enerji verimliliği ve enerji bilgi ve teknolojileri eksenlerinde yeniden yapılandırılmasıyla; kaynakları belirleyen, gelişmeleri değerlendiren, ufku tarayan, yenilik planlayan, öncü olan, destekleyen, eğiten ve bilinçlendiren, nitelikli personel ve güncel teknolojiler ile donatılmış bir kuruluş haline getirilmesi amaçlanmıştır.

Ayrıca, uzman ve uzman yardımcısı kadrolarında daha nitelikli personel istihdamının sağlanması ve Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğünün hidroelektrik konularında yerine getirdiği görev ve hizmetlerin, birimlerinin ve ilgili personelinin  Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne devredilmesiyle diğer kamu kuruluşları ile olan faaliyet örtüşmelerinin giderilerek kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması amaçlanmıştır.

Yenilenebilir Enerjinin fosil enerjilere oranla kullanımı dünyada her geçen gün daha da artmaktadır. Bu çerçevede Türkiye’deki Yenilenebilir Enerjinin geldiği nokta nedir?
Ülkemizde yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaştırılmasını amaçlayan Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun’un 2005 yılında yürürlüğe girmesini müteakip, hidroelektrik kurulu gücü 12.906 MW’dan yaklaşık 17.130 MW’a ve rüzgar enerjisinde ise 20 MW’dan yaklaşık 1.700 MW’a ulaşmıştır. 2023 yılında hidroelektrik potansiyelimizin tamamının kullanılması, rüzgar enerjisi santrallarında 20.000 MW’lık kurulu güce ulaşılması, güneş ve diğer yenilenebilir kaynaklarının azami ölçüde değerlendirilmesi hedeflenmekte olup, bu hedefe ulaşmak amacıyla Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun 2010 yılında revize edilmiş ve destek mekanizmaları iyileştirilmiştir.

Türkiye de son yıllarda enerji tüketimindeki hızlı artışla orantılı olarak sanayide olsun, binalarda olsun, günlük yaşantımızda olsun her alanda enerji verimliliğinden bahsediliyor. Enerji üretmek kadar verimli kullanımı da bir o kadar önemli olsa gerek. Enerji verimliliği ile ilgili olarak neler söylemek istersiniz?
2010 yılı birincil enerji tüketimimiz 109,2 milyon Ton petrol Eşdeğerine (TEP) ulaşmış, toplam birincil enerji ihtiyacımızın ancak %29,7’si yerli kaynaklarımız ile karşılanabilmiştir. 2010 yılı itibariyle %70,3’ü yurt dışından gelen birincil enerjinin %28’i sanayiye, %26,4’ü bina ve hizmetlere ve %14’ü ulaşıma harcanmıştır. Sanayide, binalarda ve ulaşımda enerji verimliliğinin iyileştirilmesiyle elde edilecek tasarrufun enerji değeri, yenilenebilir enerji kaynaklarımızdan üretebileceğimiz enerjiden daha fazladır.

Kişi başına daha az enerji tükettiğimiz halde, 1.000 Dolarlık milli hasılayı üretebilmek için gelişmiş ülkelere göre daha fazla enerji harcıyoruz. 2020’lerde en gelişmiş ekonomiler arasında yer alabilmek için; daha az enerji ile daha çok ekonomik fayda elde etmek, enerjiyi her noktada verimli ve etkin kullanmak ve katma değeri yüksek mal ve hizmet üretimini artırmak zorundayız.

İsraf engellenmek, kayıp ve kaçaklar azaltıImak, atıklar değerlendirilmek, mevcut en iyi teknolojiler yaygınlaştırılmak suretiyle enerjinin üretiminden nihai tüketimine her safhasında verimliliğin artırılmasıyla; enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki baskısı azaltılacak, sanayimizin dış dünyadaki rekabet gücü artacak, bir birim Gayri Safi Yurt İçi Hasıla elde etmek için tüketilen enerji miktarı düşürüldüğünde daha az enerjiyle daha fazla üretimin yolu açılacak ve sanayimizin dış dünyadaki rekabet gücü artacak, enerjideki talep artışının bir kısmı tasarruflarla karşılanarak enerji tesis yatırımı ve petrol ve doğal gaz ithalat ihtiyaçları azaltılacak, enerji ithalatındaki azalmadan dolayı ülkenin dış ticaret dengesine ve cari açığın azaltılmasına önemli katkılar sağlanacak, yeni iş ve istihdam alanları yaratılacak ve aynı zamanda enerji kullanımından kaynaklanan emisyonlar önemli oranlarda azaltılacaktır.

Enerjinin verimli kullanımı sonucunda sağlanacak enerji tasarrufu, en hızlı ve en ucuz elde edilen ve bedeli diğerlerinden daha ucuz olan ve öncelikle başvurulması gereken yerli ve en temiz enerji kaynağıdır.

Enerji kaynaklarının ve enerjinin üretiminden nihai tüketimine verimli ve etkin kullanılması doğrultusunda çeşitli tedbirlerin yer aldığı Enerji Verimliliği Kanununun ve ilgili ikincil mevzuatın 2007 yılından itibaren yürürlüğe konulması ile ülkemizde enerji verimliliği ile ilgili yasal altyapıların oluşmasında ve uygulamalarda önemli gelişmeler keydedilmektedir.

Bir birim Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) yaratabilmek için tüketilen enerji miktarını ifade eden Türkiye’nin birincil enerji yoğunluğu, 2010 yılında 2000 yılındaki değere göre %9, 2007 yılındaki değere göre de %3 oranında azalmıştır. Çevrim ve elektrik sektörü dışındaki sanayi, bina ve hizmetler, ulaşım ve tarım gibi nihai tüketim sektörlerinin enerji tüketimlerine göre hesaplanan nihai enerji yoğunluğu ise 2010 yılında 2000 yılındaki değere göre %28 oranında azalmış olup bu azalmanın %23’ü enerji verimliliği alanında yaşanan radikal dönüşüm hareketinin de etkisiyle 2007 yılı sonrası gerçekleşmiştir.

Ülkemizde enerji kaynaklarının ve enerjinin her noktada etkin ve verimli kullanılması yönünde 2007 yılında yürürlüğe giren Enerji Verimliliği Kanunu ve mütekip yıllarda yürürlüğe konulan ikincil mevzuat, enerji verimliliği alanında gerek kamu, gerek özel sektör  gerekse sivil toplum tarafında yürütülen pek çok çalışmayı tetiklemiştir. Geriye dönüp baktığımızda, 2007 yılında 800 civarında olan sertifikalı enerji yöneticisi sayısının 4500’ü aştığını, eğitim, enerji etüdü ve verimlilik artırıcı proje faaliyetleri yürüten enerji verimliliği danışmanlık şirketi sayısının 38’i bulduğunu ve 2012 yılında yapılan başvurularla 40’ı aşacağını, sanayide verimlilik artırıcı proje uygulamalarının yaygınlaşmaya başladığını, proje uygulayan ve enerji yoğunluğunu düşüren sanayi kuruluşlarının desteklendiğini, ısı yalıtımı uygulayan binalarda ve enerjiyi verimli kullanan cihaz ve ekipman satışlarında önemli artışların gözlendiğini ve finans sektörünün bu alanda yapılacak yatırımlar için cazip koşullarda önemli fırsatlar sunmaya başladıklarını görüyoruz.

Enerji faturalarımızı düşürmek, aile ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak, ülkemizin enerjide dışa bağımlılığı azaltmak ve gelecek nesillere yaşanılabilir bir çevre bırakmak için enerjiyi daha verimli kullanmalıyız. Alacağımız basit önlemler ve enerji tüketim alışkanlıklarımızdaki küçük değişiklikler bizlere çok şeyler kazandırabilir.  

Enerji verimliliğnin artırılması doğrultusunda yapılan çalışmalar, enerjisinin neredeyse ¾’ünü ithal eden ülkemiz için bir anlamda bir bağımsızlık mücadelesi olarak da değerlendirilmelidir.

Son olarak yukarıdaki soruyla da ilgili olarak Ocak 2012 ayında düzenlenen 31. Enerji Verimliliği Haftası dolayısıyla 3. Ulusal enerji Verimliliği Forumu yapıldı. Enerji verimliliği konusunda üreticiden olsun, tüketiciden olsun ciddi bir algı söz konusu. Bu konuda istenilen düzeye gelindi mi sizce?
1981 yılından beri her yıl Ocak ayının ikinci haftası Enerji Verimliliği Haftası olarak kutlanmakta ve bu doğrultuda, hafta içerisinde tüm yurt çapında düzenlenen etkinlikler ile verimlilik bilincinin ve kültürünün topluma daha çok aşılanması sağlanmaya çalışılmaktadır. 2012 yılında 31. kez düzenlediğimiz hafta etkinliklerinin önemli halkalarından biri 3. Ulusal Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarıdır. Bu Forum sektörün tüm paydaşlarını ve uzmanlarını bir araya getiren önemli bir platformdur. Forum ülkemizdeki ve dünyamızdaki gelişmelerin izlenebilmesi, sorunların ve buna karşılık üretilen çözüm önerilerinin değerlendirilmesi bakımından çok önemli faydalar sunmaktadır. Politika yapıcısından sanayicisine, sivil toplum kuruluşlarından vatandaşına kadar geniş kesimli bir katılım ve sistemli bir yaklaşımla hayata geçirilen enerji verimliliği seferberliğinin en önemli ayaklarından biri olan 3. Ulusal Enerji Verimliliği Forumu, bu yıl kamu, özel ve sivil toplum kuruluşlarından son derece yüksek düzeyde katılımlarla gerçekleşmiştir. Foruma olan ilgi her geçen yıl hızla artmaktadır.

Enerjiyi verimli kullanmak için yapılan uygulamaların ve geliştirilen teknolojilerin her geçen gün ivme kazandığını görüyoruz. Gerek medyanın, gerek üreticilerimizin ve gerekse çevrenin korunması konusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının enerji verimliliği konusundaki hassas duruşları elbette sevindiricidir. Bununla birlikte, bazı ülkelerle karşılaştırıldığında enerji verimliliği konusundaki bilgi, bilinç ve algı düzeyi konusunda istenilen düzeye gelindiğini söyleyebilmek henüz kolay olmasa da gelişmeler ümit vericidir. Yapılmış olan uygulamalar, yaşanan ve yaşanmakta olan gelişmeler geleceğe dair umutları beslemekte ve bu yöndeki niyetlere güç kazandırmaktadır.

Enerji verimliliği alanındaki politikalarımıza, uygulamalarımıza ve çalışmalarımıza artık biraz daha derinlik kazandırmamız gerekiyor. Bu bağlamda, daha etkin tedbirlerin alınması, somut hedeflerle desteklenmiş bir politika seti belirlenmesi ve kamu, özel ve sivil toplumun ortak hareket etmesinin sağlanması amacıyla hazırlanan ve Yüksek Planlama Kurulu onayına sunulan Enerji Verimliliği Stratejisi ile 2023 yılına kadar Türkiye’nin enerji yoğunluğunun en az %20 düşürülmesi hedeflenmektedir. Söz konusu Belge, kamuoyunda enerji kültürü, verimlilik ve çevre bilinci oluşturulması ve geliştirilmesi doğrultusunda hazırlanacak bir iletişim planının kamu, özel ve sivil toplum kuruluşları işbirliği ile yürütülmesini de öngörmektedir.

Enerji verimliliğinde başarı için kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımcı bir yaklaşımla, ortak hareket etmeleri gerektiğine inanıyoruz. Çünkü bu öznelerin hedefe doğru atacakları her ortak adım, halkımızın tasarruf ve verimlilik konularına daha çok yaklaşmasını ve bunu bir yaşam biçimi haline dönüştürmelerini sağlayacaktır.

Son olarak, sürdürülebilir bir gelecek için el ele verip, en önemli vazifemizin ülkemizi enerji darboğazından kurtarmak ve gelecek nesillere daha temiz bir dünya bırakmak olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER