© Teknik Elektrik 2017-2024

Vatandaşı üzerseniz ben de sizi üzerim

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 2011-2012 eğitim-öğretim dönemi için il ve ilçe milli eğitim yöneticileri ile okul müdürlerine uyarıda bulundu.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 2011-2012 eğitim-öğretim dönemi için il ve ilçe milli eğitim yöneticileri ile okul müdürlerine uyarıda bulundu.

Vatandaşlardan gelen her türlü şikayet ve talebi dikkate aldıklarını ifade eden Dinçer, "Vatandaşı üzerseniz ben de sizi üzerim" dedi.

Dinçer, Başkent Öğretmenevi'nde düzenlenen İl Milli Eğitim Müdürleri Yeni Eğitim-Öğretim Yılına Hazırlık toplantısına katıldı.

Bakanlığında vatandaş odaklı yönetim tarzı yürüteceklerini belirten Dinçer il müdürlerine şöyle seslendi:

NET MESAJ VERDİ

"Teşkilatımızın bütün kademelerinden insanlar kendilerine itiraz veya bir talep geldiğinde eğer olumsuz olarak görüyorlarsa yazılı olarak vermesini istiyorum. Ben göreceğim, sizin neye niçin karar verdiğinizi bilmek istiyorum. Vatandaşların şikayetlerini ciddiye alın. Bana bakanlığımın herhangi bir kişi ve birimiyle ilgili bir şikayet ulaşmışsa çok ciddiye alıyor ve inceliyorum. Vatandaşlar kendilerine kötü muamele edildiği için şikayet mektubu yazıyorsa haksız bile olsa onu haklı kabul ediyoruz. Net bir mesaj vermek istiyorum. Vatandaşı üzerseniz ben de sizi üzerim, bunu çok net bir şekilde söylüyorum."

'SİHİRLİ DEĞNEĞİMİZ VAR'

Eğitimin içinde bulunduğu fiziki şartların sihirli bir değnekle ortadan kalkabileceğini dile getiren Dinçer, "Elimizde sihirli değneğimiz var. Bu davranışlarımız, güler yüzümüz, sevgimiz ve şefkatimiz" dedi.

OKUL MÜDÜRE AİT DEĞİL

Dinçer, şöyle devam etti: "Okul binaları okul müdürlerinin ve okul yöneticilerinin mülkiyeti değildir. Okul binaları öğrencilerimizin, ailelerin, öğretmenlerin ve okulun bulunduğu mahallin ortak malıdır. Hafta sonları okullar açık olsun, bilgisayarlar açık olsun, öğrenciler ödevlerini orada yapsınlar. İnterneti orada kullansınlar, bir tane öğretmenleri nöbetçi koyun ek ders ücreti vermiyor muyuz. Okul yöneticileri bilgisayar odalarını hep açık tutsunlar."

EN İYİ YER DERSLİK OLMALI

"Okullarımızı bir kültür merkezi olarak düşünmeliyiz. Her şehre kültür merkezi yapmak yerine, okulları kültür ve sosyal merkez olarak kullanabiliriz. Okulları sıkı sıkıya kapatmanın bilgisayarların üzerine toz bezi koymanın hiçbir manası yoktur. Fiziki mekanlarımızın en güzel yerlerini kendinize ayırmayın. Okulda en iyi ve en temiz yer derslikler olmalı, öğretmenlerin odası olmalı. Müdür, öğretmene ve çocuklara hizmet için müdürdür. Kim hangi kadroyu işgal ediyorsa hakkını vermelidir."

KİRAYA VERMEYİN

Okul bahçelerini otopark olarak kiraya verenlere seslenen Dinçer, "O bahçe okula gelir sağlasın diye değil çocuklara hayat kazandırsın diye tanzim ediliyor. Okul bahçeleri çocuklarımızın oyun alanlarıdır, öğretmenlerimizin çocuklarımızla ders dışında ilişki kurma alanlarımızdır. O yüzden okul bahçelerimizi düşünürken bir köşesine ağaç dikin, yeşillik oluşturun" dedi.

Dinçer, eğitim öğretim dönemini başladığı zaman okullarda bakım onarım işleri görmek istemediğini söyledi.

Tele konferansla öğretmenlere seslendi

Dinçer, bu yıl ilk defa yeni atanan öğretmenlere yönelik düzenlenen uyum eğitimini başlattı. 81 ilde göreve başlayacak öğretmenlere video konferans yöntemiyle bağlanarak seslenen Dinçer, "Sizin bulunduğunuz yerde uğraşacağınız insanlar sadece çocuklar olmamalı. Aynı zamanda onların aileleri olmalı. Bunu sağlayabilmek için de bu kez okul ortamlarının herkese açık olması lazım" dedi. Dinçer, şunları söyledi: "Fiziki imkanlar yetersiz olabilir öğrenci sayımız çok olabilir ama inanın bütün bu eksiklikleri kapatacak olan tek şey öğretmenin güler yüzü, kendi idealleri ve çocuklarımıza dair 'bunlar bir gün bir şey öğrenecekler ve öğrendikleri zaman da bu ülkede daha iyi şeyler olacak' misyonudur. Bu açıdan bakıldığında şartların asla bizi etkilemesine izin vermeyin."

MEB Öğretmen Yetiştirme ve Eğitimi Genel Müdürü Ömer Balıbey uyum eğitiminin 16 Eylül 2011 tarihine kadar süreceği bilgisini verdi. Bu eğitim kapsamında öğretmenlere uzaktan ve yüz yüze eğitim verileceğini aktaran Balıbey, eğitimin 60 saat süreceğini, bu sürenin 30 saatinin uzaktan eğitim yöntemiyle (video konferans bağlantısıyla), 30 saatinin ise yüz yüze gerçekleştirileceğini anlattı. yenişafak

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER