Trump'ın Golan Tepeleri kararını kabul etmemiz mümkün değil

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Trump'ın 'Golan Tepeleri üzerinde İsrail'in egemenliğini ABD'nin resmen tanıdığını' ilan eden başkanlık kararını imzalaması hakkında, "Biz bu imzaya karşıyız, bu karara karşıyız. Bunu kabul etmemiz mümkün değil." dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı Donald Trump'ın, "Golan Tepeleri üzerinde İsrail'in egemenliğini ABD'nin resmen tanıdığını" ilan eden başkanlık kararını imzalamasına ilişkin, "Biz bu imzaya karşıyız, bu karara karşıyız. Bunu kabul etmemiz mümkün değil." dedi.

Çavuşoğlu, Mimar Sinan Kongre Merkezi'nde düzenlenen Memur-Sen Antalya Buluşması'nda yaptığı konuşmada, ABD Başkanı Trump'ın, Suriye toprakları olan Golan Tepelerinin sözde "İsrail'in toprakları olduğunu" kabul eden bir belgeye imza attığını anımsatarak, "Bunu da büyük bir marifet gibi şova dönüştürdü." değerlendirmesinde bulundu. 

Buna tepkisini dile getiren Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yanı başında da Netanyahu. Baştan söylüyorum. Biz bu imzaya karşıyız. Bu karara karşıyız. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bugün Suriye rejimiyle ilişkilerimizin bu boyutta olması böyle bir kararı kabul etmemizi gerektirmez. Tam tersi Türkiye Cumhuriyeti her zaman ilkeli tutum sergilemiştir. Buralar Suriye'nin ve Suriye halkının topraklarıdır. Bu imza İsrail'in işgalini meşrulaştırmaz. Öyle görüyoruz ki Trump'ın bu imzası güya şu anda seçim öncesinde zor durumda olan Netanyahu'ya adeta bir seçim hediyesidir. Yolsuzlukla sorgulanan ve hukuk önünde hesap veren Netanyahu'ya bu sözde hediyenin bir faydası olmaz. Kendi halkını bile bölen ve bugün de Gazze'de görüyorsunuz, Gazze'yi bombardımana tutan bu zalime ne yapsanız bir faydası yoktur. O yüzden Amerika'nın bu çabaları beyhudedir. Amerika'nın hukuk tanımaz, uluslararası hukuk tanımaz kararlarını biz kabul etmiyoruz. Uluslararası hukuku hiçe sayan ve Birleşmiş Milletler kararlarını hiçe sayan adımları ardı ardına görmeye başladık. Önce büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararı ve sürekli İsrail'in zulmüne verdikleri destek ve şimdi de Golan Tepelerinin işgaline meşruiyet kazandırma çabaları. Türkiye sonuna kadar bu konuda da gereğini yapacaktır, uluslararası camiayla da bir hareket edecektir. Çünkü tek taraflı atılan bu adımları biz desteklemiyoruz, doğru bulmuyoruz, kabul etmiyoruz. Birleşmiş Milletler dahil her platformda ne gerekiyorsa onu da yapacağız inşallah."

"Tüm mağdur ve mazlumların umudu Türkiye"

Bugün ülkenin sorumluluğunun 781 bin kilometrekare topraklarıyla sınırlı olmadığını her platformda anlatmaya çalıştıklarını belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin 1,8 milyar ümmetin umudu olduğunu kaydetti. 

Türkiye'nin tüm mağdurların ve mazlumların umudu olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Müslüman olsun olmasın tüm mazlumların yanında olduklarını aktardı.

Çavuşoğlu, bu konularda en büyük hassasiyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve onun çalışma arkadaşlarının gösterdiğini bildirdi. 

"Zillet ittifakında PKK'nın yerleştirdiği 325 aday var"

Çavuşoğlu, Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde Güzeloba Mahallesi kapalı Cuma Pazarı'nda vatandaşlara hitap etti. 31 Mart akşamı Muratpaşa ilçesine güneşin farklı doğacağını, yeni bir sayfa açılacağını söyleyen Çavuşoğlu, Cumhur İttifakı Muratpaşa Belediye Başkan adayı Gökçen Özdoğan Enç'ın herkese dokunacak projelerle geldiğini belirtti. 

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in de 359 projeyle Antalyalıların karşısına çıktığını dile getiren Çavuşoğlu, "Şahidiz, Türel, geçmiş dönemde ne vadettiyse hepsini hayata geçirdi, bu projeleri de başaracaktır." diye konuştu. 

Muratpaşa ilçesinde en ufak bir gelişme yaşanmazken Kepez ilçesinde önemli yatırımlar yapıldığını söyleyen Çavuşoğlu, "Birileri sizi çantada keklik görüyor. 'Nasıl olsa bize oy vermek zorundalar' diyorlar. Nereden buldun bu hakkı? Artık bu millet uyandı. Bu millet kendisine hizmetkar olana oy veriyor. Bu açıdan 31 Mart seçimleri şehirlerimiz için çok önemli. Şehirlerimizi emanet edebileceğimiz adaylara oy vereceğiz." değerlendirmesinde bulundu. 

Türkiye'nin istikrarı, güçlü bir şekilde yoluna devam etmesi, hedeflerine ulaşabilmesi, önüne çıkan engelleri aşabilmesi ve başta terör belası olmak üzere tüm tehditleri yok edebilmesi için 31 Mart seçimlerinin önemli olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Bu nedenle Cumhur İttifakını kurduk." dedi. 

Türkiye'yi karşı karşıya kaldığı tehditleri Recep Tayyip Erdoğan'ın ve Devlet Bahçeli'nin gördüğünü ve Cumhur İttifakı'nda birleştiğini anlatan Çavuşoğlu, Erdoğan'ın bugün sadece dünya lideri olduğunu kaydetti.

Yurt dışında Türkiye'yi kıskananların, İslam düşmanlığıyla Türkiye düşmanlığını birleştirenlerin de bunu çok iyi bildiğini ifade eden Çavuşoğlu, Türkiye'nin sorumluluğunun sadece kendi topraklarıyla sınırlı olmadığını kaydetti. 

Ümmetin, mazlumların, mağdurların sorumluluğunun Türkiye'nin omuzunda olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, ümmete sahip çıkacak başka ülkenin olmadığını ifade etti. 

Bugün Kudüs davasında da tek sesi çıkan ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Avrupa'da İslam düşmanlığı eşittir Türk düşmanlığı eşittir Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı algısı oluşmasının sebebinin de bu olduğunu ifade etti. 

Türkiye büyüdükçe ayağına pranga vurmaya, engellemeye çalışanların olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, ne yaparlarsa yapsınlar, boşa çalıştıklarını kaydetti. 

Bugün dünyanın her yerindeki insanların tek umut olarak Türkiye'yi gördüklerini anlatan Çavuşoğlu, Müslüman olsun olmasın tüm mazlumlara Türkiye'nin el uzattığını belirtti. Çavuşoğlu, bu umutları boşa çıkarmamak için Cumhur İttifakı'nı kurduklarını kaydetti.

"HDP, PKK'nın güdümünde bir parti, bunu da saklamıyor"

Millet İttifakı'nı eleştiren Çavuşoğlu, hiçbir partiyle ya da görüşüyle sorunları olmadığını ancak ittifak içindeki terör örgütüne yönelik eleştirilerde bulunduklarını belirtti. Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Neden 'zillet' diyoruz, çünkü o ittifakın içinde HDP var mı? Var. HDP kimin güdümünde bir parti? PKK'nın güdümünde. HDP, PKK'dan izinsiz bir adım atabilir mi, aday belirleyebilir mi? Zaten saklamıyorlar. HDP'nin milletvekilleri, eş başkanları, 'Biz sırtımızı PKK'ya, Kandil'e dayadık.' diyor. Terörist olduklarını da saklamıyorlar, güdümünde olduklarını da. Aksini söyleyemiyorlar, PKK izin vermez. Böyle bir partiyle doğrudan PKK ile ittifak kuranlara Millet İttifakı diyebilir miyiz? Bu ittifak olsa olsa zillet ittifakı olur. Milletimize, askerimize, polisimize kasteden terör örgütünün olduğu yerde Millet İttifakı'ndan bahsedebilir miyiz? İşte bizim söylemeye çalıştığımız bu. Size terörist demiyoruz ama ittifakınızın içinde teröristler var. FETÖ ittifakı yönetiyor, PKK tam göbeğinde, DHKP-C içinde. İçeride ve dışarıda ne kadar hain, bölücü varsa ittifakın içinde."

CHP'yi eleştirince de Atatürk düşmanı ilan edildiklerini ifade eden Çavuşoğlu, Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduktan sonra CHP'yi kurduğunu ve ilkeleri belirlediğini ancak bu hedeflere bugün AK Parti'nin ulaştırdığını dile getiren Çavuşoğlu, bugünkü CHP'nin Atatürk'ün kurduğu parti ile alakası kalmadığını öne sürdü. 

Atatürk kurduğu zaman milletin hepsinin partiyi desteklediğini anlatan Çavuşoğlu, bugün ise CHP'nin yüzde 20-25 arasında bir oy aldığını kaydetti. "Bu milletin Atatürk ile problemi yok, seninle, bugünkü parti ile problemi var." diyen Çavuşoğlu, CHP'nin marjinalleştiğini söyledi. 

Milletin proje üreten, hizmet eden insanları iktidara getirdiğini söyleyen Çavuşoğlu, CHP'nin bunun için iktidara gelemediğini kaydetti. 

CHP, Saadet Partisi ve İYİ Parti'nin listelerinde PKK'lı adayların da olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Zillet ittifakının içinde HDP'nin PKK'nın yerleştirdiği 325 aday var. Bunların hepsini istisnasız PKK belirlemiştir. Antalya'da da yine Kepez'den, Muratpaşa'dan HDP adına belediye meclis üyesi listesine giren 5 kişi var. Bunları da PKK belirlemiştir. CHP, İYİ ve Saadet partilerinin içindeki o adayların hepsini istisnasız PKK belirlemiştir. Saadet Partisi'nin içinde 82 kişi, İYİ Parti'nin içinde 29 kişi, CHP'nin içinde 214 kişi var. Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer, kim? Teröristler çukur eylemi yaparken, bizim askerimiz, polisimiz teröristlerle mücadele ederken, PKK'lılara, çukur eylemi yapanlara 'Sizinleyiz, dayanışma içindeyiz.' diyen bir adam. PKK ile dayanışma içinde olan insanlara milletimiz ne der, 'Hain' der. PKK ile dayanışma içinde olan kişi vatan hainidir. Seçilirse İzmir'in kaynaklarını Kandil'e gönderecek." 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e seslenen Çavuşoğlu, "İYİ Parti kurulurken ne dediniz, 'Gerçek milliyetçiyiz.' dediniz. Gerçek milliyetçisin de 29 PKK'lının partinin içinde ne işi var, kim yerleştirdi, kim zorladı seni, kim ikna etti? İzah etmek zorundasınız." diye konuştu. 

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'na da seslenen Çavuşoğlu, "Dindar partiyiz.' diyorsunuz. Dindar geçiniyorsunuz, bölücü, komünist, ateist insanları 82 kişiyi listene nasıl aldın? O ideolojilere katılmıyorum ama onlara bir şey demiyorum. Dindar geçinen bir parti nasıl oluyor da 82 PKK'nın belirlediği kişileri listeye alıyor. Saadet Partisi'ne kim verdi bu isimleri." ifadesini kullandı. 

Çavuşoğlu, insanların tüm bunları değerlendirerek 31 Mart'ta oylarını kullanmalarını istedi.