© Teknik Elektrik 2017-2024

Sancak (Bosna-Hersek)

Balkan yarımadasının ortasında, Sırbistan ve Karadağ Cumhuriyetleri arasında yer alan Sancak, kuzeybatıda Bosna-Hersek, güneydoğuda Kosova, güneyde ise Arnavutluk ile komşudur. Osmanlı İmparatorluğu tarafından verilen asıl adı Yeni Pazar olan Sancak, Osmanlı döneminde Bosna Hersek’e bağlı yedi sancaktan biriydi.


Bölge, bugün Kosova sınırlarında bulunan Kosovska Mitrovitsa bölgesi ile Bosna-Hersek sınırları dahilinde bulunan Rudo Bölgesi’ni de kapsamaktaydı.


Bugün Sırbistan Cumhuriyeti sınırları içerisinde kalan alanda, Yeni Pazar, Syenitsa, Tutin, Novi Varoş, Priyepolye, Priboy şehirleri yer alıyor. Karadağ sınırları içerisinde ise Akova, Taşlıca, Berane ve Plav şehirleri bulunmaktadır. Sancak, Goliya, Rogozna, Javor, Zlatar ve Bihor dağlarıyla çevrelenmiş bir konumdadır.


Bölünmüş bölge Sancak’ın nüfusunun ne kadar olduğuna ilişkin kesin sayılar bulunmuyor. Bölgede Boşnakların çoğunlukta olduğu ise çeşitli kaynaklarda ifade ediliyor. 1991 yılında yapılan Yugoslavya’da yapılan nüfus sayımında bölgenin toplam nüfusu 420 bin olarak belirlenmiştir. Sayımdan, nüfusun 278 bininin Sırbistan’da, 162 bininin ise Karadağ’da yaşadığı ve toplam nüfusun yüzde 54’ünün Müslüman olduğu sonucu çıkmıştır.


Kısa tarihçe

Sırp tarihinde Sancak bölgesi 11. yüzyılda kurulan bir Sırp Krallığı’nın adı olan Raşka veya Güneybatı Sırbistan olarak anılıyor.

Yeni Pazar bölgesi, 14. ve 15. yüzyıllarda Osmanlı İmparatorluğu’na katıldı. Osmanlı Devleti’nin 15. yüzyıla kadar kurulan Anadolu, Rumeli ve Amasya eyaletlerinin arkasından, Balkanlar’da Bosna 1590 yılında eyalet haline getirildi. Özerk bir yönetim birimi haline gelen Yeni Pazar Sancak’ından, ilk kez, Bosna eyaletinin yedi bölgesinden biri olarak 1578’de söz edildi. 

Osmanlı İmparatorluğu’nun 1699’da başlayan gerileme döneminde Avrupa’ya karşı akınlarında anahtar rol oynayan Bosna ve dolayısıyla Sancak bundan sonra imparatorluğun savunmasında da aynı şekilde önemli bir işlev üstlendi.


1878 Berlin Antlaşması çerçevesinde Osmanlı sultanının hakimiyeti korunmakla birlikte Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’na Bosna’da asker bulundurma hakkı verildi.


Bölge 1908’de Osmanlı kontrolüne girse de, 1912’de meydana gelen I. Balkan Savaşları’nda Sırbistan ve Karadağ tarafından işgal edilerek ikiye bölündü.


Birinci Dünya Savaşı sonrasında Hırvat, Sloven ve Sırpların oluşturduğu, daha sonra Yugoslavya adını alacak imparatorluğa dahil olan Sancak’ta bu dönemde Müslümanların zor şartlarda yaşadılar ve birçoğu, Türkiye dahil çeşitli yerlere göç etmek zorunda kaldı.


Dönemsel olarak yaşanan etnik krizler sonrası Yugoslavya’daki Josip Broz Tito yönetimi tarafından 1943 yılında özerk bölge ilan edilen bölgenin bu statüsü uzun sürmedi.


1945 yılında Sancak’ın özerkliğinin elinden alınmasının sebebi olarak etnik, ekonomik ve siyasi yeterliliğin Sancak’ta mevcut olmadığı öne sürüldü. Sancak’ın Sırbistan ile Karadağ arasında paylaştırılmasına karar verilerek, bölge ile ilgili 1913 yılındaki sınırlara geri dönüldü.


Bosna Savaşı döneminde, hem Sırbistan, hem de Karadağ yönetimleri tarafından şüpheyle karşılanan Müslümanlara karşı bölgede, zaman zaman ölümlere neden olan şiddet eylemleri yapılsa da, savaşın yoğun şiddetine benzer olaylar yaşanmadı. Bu dönemde de Sancak’tan göç eden Müslümanlar oldu.


Savaş sonrası dönemde kurulan Sırbistan-Karadağ bünyesinde kalan bölge, Karadağ’ın 2008 yılında bağımsızlığını ilan etmesiyle, her ne kadar Sırbistan tanımasa da, dünyanın büyük bölümünün algılamasına göre iki farklı ülke sınırlar içinde yer almaya başladı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER