Iraktan ham petrol alıp benzin vereceğiz

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, dün Stratejik, Teknik, Ekonomik Araştırmalar Merkezi'nin (STEAM) Irak'ın Erbil kentinde düzenlediği 1. Uluslararası Enerji Konferansı'na katıldı. 2007'de ara verilen 'Irak'tan ham petrol alınıp petrol ürünü verilmesi' uygulamasına tekrar başlanacağının altını çizerken, uygulamanın ilk olarak tankerlerle yapılacağını söyledi. Irak'tan gaz alımı ihtimaline de değinen bakan, bunun İran gazının yerini almayacağını belirtti. Yıldız, "Enerji sektörü öngördüğümüzden hızlı büyüyor. Tedarik güvenliğini sağlamalıyız. Gaz aldığımız ülke sayısı 5, petrolde 11'di 12'ye çıktı. Sayıyı daha da artırmak istiyoruz. Irak'tan gaz alımına da büyük resimden bakılmalı." dedi.

Enerji Bakanı Taner Yıldız, Erbil'deki enerji konferansında yaptığı konuşmada, Irak'taki kaynaklardan elde edilen gelirden tüm Irak halkının yaralanmasından yana olduklarının altını çizdi. Yıldız, elde edilen kaynakların yüzde 17'sinin bölgesel yönetime geri kalan yüzde 83'ünün ise Irak'ın geri kalanına aktarıldığını söyledi. Irak'ın içişlerine karışmalarının mümkün olmadığını ama gelirlerin paylaşımı konusunda merkezi yönetim ile aynı dili kullandıklarını belirten Bakan Yıldız, ''Irak ile petrol ürünlerinin karşılanmasıyla alakalı 2003 ile 2007 arasında bir tedarik zinciri oluşturulmuştu. Ancak 2007'de çeşitli nedenlerle ara verilen ham petrol alıp petrol ürünü verilmesi uygulamasına tekrar başlayacağız. Bu konuda Irak'ın bir talebi oldu. Biz bu talebe sıcak baktık ve tekrar başlatma kararı aldık. Gerekçesi ne olursa olsun bizim Irak halkının yaşadığı bir soruna karşılıksız kalmamız mümkün değil. Bu ticaret ilk olarak tankerle başlayacak.'' dedi. Bakan Yıldız, Kerkük-Yumurtalık ham petrol boru hattının devreden çıkartılacağı iddialarının sorulması üzerine de şu karşılığı verdi: ''Kerkük-Yumurtalık ham petrol boru hattının kapatılması söz konusu değil, tam tersi yüzde 100 kapasiteyle kullanılmasından yanayız. Hat şu anda yüzde 50 kapasiteyle kullanılıyor. Bu hat 70 milyon ton kapasiteli. Hat ne kadar yüksek kapasiteyle kullanılırsa Irak o kadar normalleşmiş demektir. Irak'ın normalleşmesi için katkıyı herkes koymalı.'' Doğu Akdeniz'deki petrol aramalarıyla ilgili diğer bir soruya ise Yıldız, TPAO'nun KKTC'de geçtiğimiz günlerde petrol sondajına başladığını anımsatarak çalışmaların Kıbrıs çevresine de yayılmasının amaçlandığını söyledi.

MTA tarafından yaptırılacak sismik geminin yanında, Türkiye'nin Barbaros Hayrettin Paşa adında yeni bir sismik gemi daha alacağını belirten Bakan Yıldız, ''Yeni alacağımız Barbaros Hayrettin Paşa adındaki sismik gemiyi Kıbrıs çevresinde görevlendireceğiz.'' dedi. Irak'ın kuzeyindeki bölgesel Kürt yönetimi Tabii Kaynaklar Bakanı Ashti Hawrami, bölgesel yönetim olarak bugüne kadar kaçak petrol satışı yapmadıklarını belirterek, sadece petrol artıklarını açık ihale yoluyla sattıklarını söyledi.

Merkezi hükümetten konferansla ilgili izin almaya gerek duymadıklarını dile getiren Hawrami, ''Biz anayasamıza göre hareket ediyoruz. Bizim parlamentomuz var, idari birimlerimiz var onlardan izin aldık.'' dedi. Irak Bölgesel Kürt Hükümeti Başbakanı Neçirvan Barzani, Türkiye'nin kendileri için çok önemli bir çıkış kapısı olduğunu söyledi. Türkiye'nin dinamik bir ekonomiye sahip olduğunu ve dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisinden biri olmayı hedeflediğini belirten Barzani, karşılıklı ilişkilerin önümüzdeki dönemde daha da güçleneceğini vurguladı. Barzani, "Türk kardeşlerimizle bugün burada olmamız, aramızdaki işbirliğinin de göstergesidir." dedi.

Barzani, "Türkiye Kürdistan bölgesinde büyük yatırımlar gerçekleştirdi. Türkiye buradaki en büyük yabancı yatırımcı konumundadır. Kürt Bölgesi ve Türkiye arasındaki stratejik ilişkilerin geliştirilmesi çok önemli. Karşılıklı anlayış ve ortak çalışma her iki taraf için de fayda sağlayacak" ifadelerini kullandı. Tabii kaynakları ihtiyatlı ve akıllıca kullanmak istediklerini belirten Barzani, zaman zaman sorun yaşadıkları merkezi hükümete de mesaj yolladı: "Bağdat'taki bazı yetkililerden farklı olarak, biz enerji kaynaklarını karşı güç ya da intikam aracı olarak kullanmak istemiyoruz". zaman