Enerji kimliği olmayan konuta satış yok
GÜNCEL Binanın enerji ihtiyacı, yalıtım özellikleri ve ısıtma-soğutma sistemlerinin verimiyle ilgili bilgileri içeren belgeyi almayan konutlara ruhsat verilmeyecek.
Binanın enerji
2017'ye kadar belgeyi almayan sanayi kuruluşlarına yüklü miktarda
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın 2 Mayıs
Eski binalar içinse
Uygulama, 1 Temmuz'dan itibaren mecburi olacak. Bu tarihten sonra 50 metrekarenin üzerindeki daire veya
10 yıllık geçiş sürecinin sonunda belgeyi almayan sanayi kuruluşlarını yüklü miktarda
'Enerji tapusu' diye de nitelendirilebilen bu belge, evin aydınlatma da dâhil senelik ne kadar enerji harcadığını gösteriyor.
Enerji kimlik belgesini ise
Şirketin genel müdürü Ergin Kaya, enerji tapusu vermek için belirlenmiş bir
DÜZENLEME
Elektrik Mühendisleri Odası İzmir
10 yıllık geçiş sürecinin üç yılının geride kaldığını ifade eden Gülşen, düzenlemenin
Su akarken yolunu bulur mantığı var. Eksiklikleri var. İşler el yordamıyla yürüyor. Belge için belirlenmiş bir
Bazı şeyler belli değil. Tasarlanmış bir yapı yok. İlk depremde yıkılacak bina için enerji kimlik belgesi istenmesi mantıklı değil. Önce binayı sağlamlaştırmak gerekiyor."
Elektrik mühendisi Mehmet Hepzarif ise kanunla yönetmeliklerin arasında çok fark bulunduğuna dikkat çekti. Enerji kimlik belgesinin, binanın enerji ihtiyacı ve harcama sınıflandırması, yalıtım özellikleri ve ısıtma soğutma sistemlerinin verimiyle ilgili bilgileri içerdiğini vurgulayan Hepzarif, "Konutların yıllık enerji ihtiyacı hesaplanıyor.
Bunun için ısıtılması, soğutulması, sıhhi sıcak su üretimi ve aydınlatma için kullanılan enerji miktarı dikkate alınıyor. Belge kapsamında konutlar, A'dan G'ye kadar sınıflandırılıyor.
A sınıfı tasarruflu ve SEG (Sera Gazları Emisyonu Göstergesi) emisyonu düşük, G sınıfı ise enerji israf eden ve SEG emisyonu yüksek olanları kapsıyor." bilgisini verdi.
Elektrik mühendisi Fikret Şahin de enerji kimlik belgesinin uygulanmaması veya şikâyet konusu olması halinde bina sahipleri hakkında suç duyurusunda bulunulacağını ifade etti.
Şahin, tasarruf amacı taşıyan düzenlemenin, cezai yaptırımdan ziyade teşvik ederek uygulanması gerektiğini, AB ülkelerinde çeşitli teşvikler verildiğini kaydetti.
haber7
İlginizi Çekebilir