Anayasa Mahkemesi DTPnin kapatılmasını görüşüyor

Yüksek Mahkeme'nin 11 asil üyesi, DTP davası hakkında karar verene kadar aralıksız her gün bir araya gelecek. Müzakerelerin AK Parti davasında olduğu gibi birkaç gün sürebileceği belirtiliyor.

Mahkeme heyeti, partinin sözlü ve yazılı savunmaları ile başsavcılığın esas hakkındaki mütalaasını değerlendirecek. Ayrıca haklarında siyasi yasak istenen 219 parti yöneticisi ve üyesi hakkındaki iddiaları, delilleri ile birlikte masaya yatıracak. Mahkeme, AK Parti davasında olduğu gibi önce Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın DTP hakkında topladığı delillerin yasaya uygunluğunu denetleyecek. Delillerin incelenmesinin ardından DTP'lilerin eylem ve fiillerinin hangilerinin Anayasa'nın 69. maddesine göre 'bölünmez bütünlüğe' aykırılık oluşturup oluşturmadığı tespit edilecek. Yüksek Mahkeme üyeleri daha sonra temelli kapatma konusundaki kararı verecek. Üyeler, DTP'nin bölünmez bütünlüğe aykırı eylemlerin odağı haline geldiği konusunda oylama yapacak. DTP'nin odak olduğu konusunda nitelikli çoğunluk sağlanırsa temelli kapatma veya Hazine yardımından yoksun bırakma kararı verilebilecek. Buna göre, kapatma kararı için Anayasa Mahkemesi'nin 11 asıl üyesinin en az 7'sinin oyu gerekecek. DTP hakkında kapatma kararı verilmesinin ardından eylemleriyle kapatmaya neden olan partililer hakkında siyaset yasağı oylaması yapılacak.

Toplantıya, raporlarında kapatma talebinde bulunan 3 raportör de katılacak. Raportörler 500 sayfayı bulan raporun özetini okuyacak. 150'ye yakın iddia, üyeler tarafından ayrı ayrı görüşülecek.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, partinin "devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini" savunarak temelli kapatılması talebiyle 16 Kasım 2007'de dava açmıştı. İddianamede, kapatma talebiyle birlikte DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'le birlikte 219 partiliye siyaset yasağı getirilmesi isteniyor.

HAZİNE YARDIMI KESME CEZASI UYGULANIR MI TARTIŞMASI

Anayasa Mahkemesi'nin DTP davasında hangi kararı vereceği de tartışılıyor. DTP'ye Hazine yardımından mahrum bırakma kararının verilip verilemeyeceği de tartışma konusu yapılıyor. Hazine yardımının kesilmesi Anayasa'ya kapatmadan daha hafif bir ceza oluşturmak amacıyla 2001 yılında yapılan değişiklikle konuldu. Ancak söz konusu maddenin Hazine yardımı almayan DTP açısından nasıl uygulanacağı bilinmiyor.

Eylemciler bu kez kendi partilerinin binasını yaktı

Terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'ın cezaevi şartlarını protesto etmek için günlerdir süren gösteriler Tunceli'de devam etti. DTP Tunceli il örgütü tarafından organize edilen yürüyüşte bankalar ve işyerlerine molotof atıldı. Fakat bunlardan bazıları yanlışlıkla DTP ilçe binasına denk gelince yangın çıktı. Yangın itfaiyenin müdahalesiyle söndürüldü. Güvenlik güçleri, gösterinin yasal olmadığı uyarısında bulunarak grubun dağılmasını istedi. Uyarılara aldırmayan grup, polise de molotofkokteyli attı. Küçük çapta yangınlar çıkarken işyerleri de zarar gördü. ALİ HAYDAR GÖZLÜ TUNCELİ CİHAN

DTP, kapatılırsa sine-i millete gitmekte kararlı

Türkiye, Anayasa Mahkemesi'nin DTP hakkında bugün vermesi beklenen karara kilitlenirken Genel Başkan Ahmet Türk, gelinen süreci, "Filler tepişiyor, çimenler eziliyor" diye özetledi. Partinin kapatılması durumunda 'DTP'li milletvekillerinin parlamentoda bulunmasının bir anlamı kalmadığı' sonucuna vardıklarını belirten Türk, 'sine-i millet' vurgusu yaptı. Türk, demokratik açılım sürecinde kendilerine 'tasfiye' mantığıyla yaklaşıldığını iddia etti. Bu nedenle sürece katkı sunamadıklarını söyledi.

DTP, dün günboyu durum değerlendirmesi yaptı. Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ve Parti Meclisi (PM) toplantılarında mahkemenin vereceği muhtemel kararlar ve partinin takınacağı tavırlar üzerinde değerlendirmeler yapıldı. Partinin belediye başkanlarıyla da görüş alışverişinde bulunuldu. PM toplantısında, partinin kapatılması durumunda sine-i millete gidilip gidilmemesi konusu tartışmaya açıldı. Üyelerin tamamı, bu fikre destek verdi. DTP lideri Ahmet Türk, PM toplantısı sonrasında yaptığı değerlendirmede bu kararı ilan etti.

Türk, sokak eylemlerinin DTP ile ilgisi olmadığı yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine, şunları söyledi: "PKK'nın ve Öcalan'ın Kürt halkı için önemli olduğunu söyledik. Eğer önemli olmasaydı, önemsenmeseydi, 5 milyon dolara bir cezaevi yaptırılır mıydı? Böyle bir şeyden sonra halkın tepki göstereceğini çok açık olarak ifade ettik. Halkımızın gösterdiği tepkileri görmemiz ve o tepkiler üzerinde yoğunlaşmamız gibi bir siyasi, insani sorumluluğumuz var."

ZAMAN